Dünyanın bir ucunda, herkesten ve her şeyden uzak bir konaklamaya ne dersiniz? Uçsuz bucaksız bir doğa örtüsü içine gizlenen bazı oteller size sıra dışı bir seyahat ve dinlenme deneyimi sunabilir. İzlanda’nın puslu, volkanik peyzajlarından, Atacama çölüne, Grand Canyon’dan , dünyanın en gizemli adasına kadar sizin için gözlerden uzak, doğa içinde stil sahibi oteller sıraladık…

• Tierra Patagonia Hotel- Şili

Doğa içinde konaklamak sizin için en büyük öncelikse Şili’deki tercihiniz mutlaka Torres del Paine Ulusal Parkı’nın hemen sınırında konumlanan Tierra Patagonia Hotel olmalı. Cazú Zegers Arquitectura mimarlık ofisinin ellerinden çıkan otel, doğal malzemelerden yapılmış, modern bir yükselti görünümünde. Bildiğiniz otel görünümlerini unutun! Tierra Patagonia Hotel’in mimarisi doğayla bütünleşik bir ev tasarımını andırıyor. Otelin dış cephesinin kaplandığı Lenga ağacı, And Dağları’na özgü ve Şili’den dünyaya ihraç ediliyor. Bu ağacın en büyük özelliği ise zamanla renk değiştirmesi. Bu sayede otel bir süre sonra sonra doğada rüzgârla şekil almış bir tepecik gibi görünecek. Otelin çevresinde gezilecek, görülecek o kadar şey var ki… Sarmiento Gölü’nün diğer yakasında tüm heybetiyle yükselen Paine Masifi bunlardan ilki. İçerisinde 60 pumaya, guanakolara ve gri Patagonya tilkisi gibi hayvanların yer aldığı Torres del Paine Milli Parkı ise her mevsim eşsiz manzaralara sahip.

• Ion Luxury Adventure Hotel

Reykavik’e yaklaşık 1 saatlik uzaklıkta olan Ion Luxury Adventure Hotel, Kuzey Işıkları ile ilgili görmek istediğiniz ne var ne yoksa hepsinin cevabı gibi… Magmanın yüzeye ulaştığı ovalar, puslu bir göl, sıcak su kaynakları ve doğanın ortasında kaybolmuş, izole bir otel. Ion Luxury Adventure Hotel, modern ve minimalist bir yapısı ile lavların oluşturduğu sarp bir arazinin ortasında yükseliyor. Dünyanın en ilginç ve en iyi barları arasında yer alan “Kuzey ışıkları bar” adı verdikleri barı bile bu oteli ziyaret etmeniz için yeterli bir sebep. Benzersiz bir doğanın ortasındaki otelin Spa bölümünde yorucu ve stresli şehir hayatının izlerini silebilir ve yeniden doğmuş hissini yaşayabilirsiniz. Thingvellir Ulusal Parkı ve ünlü Geysir kaplıcalarına yakın olan otel, rafting, buz yürüyüşü ve Silfra Yarığı’na dalışa kadar pek aktivite için ideal konumda.

• Fogo Island Inn - Kanada

Kanada'da Newfoundland adasında, bölgede yaşayanlarının yarısının turizmle ilgilenmesine neden olan Fogo Island Inn, çarpıcı bir tasarım harikası! Bölgesel Kritisizm olarak adlandırılan otel mimarisinde bölgesel bilinç, yerel üretim detayları ön plana çıkıyor. Ahşap kazıklar üzerine inşa edilen 29 odalı otelin odalarını yerel sanatçıların dekore etmiş. Otelde bir restoran, bir sanat galerisi, bir sinema ve bir Spa bulunuyor. Boydan boya cam kaplı odanızdan izlediğiniz deniz manzarası sanki size okyanus üzerinde yolculuğa çıkmışsınız hissini veriyor. Adanın Brimstone burnuna gelenleri “Düz dünyanın sonuna geliyorsunuz. Bir adım daha, sonuncusu olacaktır” yazılı bir pano karşılıyor. Profesyonel bir rehberin bulunmadığı Fogo Island'da sizi yerel halk karşılıyor. Balıkçılarla denize açılacak, sanatçılarla el işi sanatları öğrenecek, şeflerin hazırladığı leziz yemekleri tadacaksınız. Daha ne olsun!

• Tierra Atacama Hotel & Spa- Şili

Tierra Atacama Hotel and Spa, Kuzey Şili’de San Pedro de Atacama‘nın kenarında konumlanıyor. Tierra Atacama mimarisi, iç tasarımı ve bahçeleri ile de adından sıkça söz ettiriyor. Şili'nin önde gelen yaratıcı yetenekleri tarafından tasarlanan otel, yerel malzemeler ile el yapımı mobilya ve aksesuarları kullanarak, mümkün olduğunca otantik bir görünme sahip olmaya özen göstermiş. Atacama Çölü'ndün ihtişamına karşı sonsuzluk havuzunun tadını çıkarmak büyük keyif. Otelin konumu sıra dışı bir tatil yapmak için de ideal. Dünyanın en kurak bölgesi olarak bilinen ‘Atacama Çölü’ gezinizin en önemli kısmı olabilir. Çölün Moon Valley isimli kısmı ise sizi oldukça şaşırtacak çünkü burası dünya üzerinde Ay’ın yüzeyine ve hava yapısına en fazla benzeyen yer. En güzel gün batımı da yine burada gerçekleşiyor. Adaya düşen meteorların sergilendiği Meteor Müzesi de gezilmeye değer. Bu meteorların bazılarının 4,5 milyar yaşında olduğu söyleniyor.

• Amangiri - Utah

Çorak bir ovanın ortasında sarp kayalık manzarasına karşı çarpıcı bir sığınak burası. Amangiri Utah’ın en dikkat çekici kısmı SPA merkezi. Burada yapılan tedaviler, Amangiri’nin konumlandığı Four Corner bölgesinin halkı olan Navajoların bütünsel prensipleri ve iyileştirme geleneklerine dayanıyor. Utah çölünde 600 dönümlük Lake Powell kıyıları yakınında adeta bir serap gibi olan otelin cephesi ile çölün kaya dokusunun uyumu göz alıcı. Bölgedeki coğrafi biçimlenişin detaylarını görebileceğiniz otelin iç mekanlarında ise ahşabın hakimiyetini görüyoruz. Muhteşem bir gün batımı manzarası içinse Mesa isimli suite’ni öneriyoruz. Grand Canyon National Park , Powell Gölü ve Glen Kanyonu Barajı gezileri için muhteşem bir konumu olduğunu da hatırlatalım.

• Explora Rapa Nui- Easter Island

Dünyanın en gizemli adası olarak kabul edilen Easter Island ( Paskalya Adası), araştırmacıların yüzyıllardır süren çalışmalarına rağmen sırlarını saklamaya devam ediyor. Siz de bu gizemli adayı keşfetmek için vakit kaybetmeyin. Şili-Easter Island'da bulunan Explora Rapa Nui, volkanik taş ve ahşap gibi doğal malzemeler kullanılarak tasarlanmış olan 30 odası ile dünyanın en pahalı otellerinden biri sayılıyor. Te Miro Oone’da bir tepede yer alan, Pasifik manzaralı Explora Rapa Nui, inşa edilirken adanın bitki örtüsü ve doğal yapısının korunmasına son derece özen gösterilmiş. Otelin etkileyici mimarisine çam ve yerel taş peyzajı çok yakışmış. Otelin şarap turlarına katılabilir ve dört bir yanı kimin yaptığı henüz bilinmeyen dev insan heykelleriyle dolu olan ada civarını gezebilirsiniz.

• Longitude 131°-Avustralya

Ölmeden önce mutlaka konaklamanız gereken otellerden biri burası. Hiçbir yerde yaşayamayacağınız bir kamp deneyimini Avustralya’daki dünya mirasları arasında olan Uluru-Kata Ulusal Parkı yolunda yer alan Longitude 131°’de yaşayabilirsiniz. Timsah, kanguru, barramundi gibi hayvanlarının lezzetini deneyebilir, Aborjin kültürünü yansıtan geleneksel müzikler ve yerel danslar eşliğinde eğlenebilirsiniz. Longitude 131°’in lüks 15 çadırında konaklamak size lüks şartlar içinde kamp tecrübesi yaşatıyor. Her bir çadır çöl kumuna zarar vermeden çubukların üzerine kurulmuş. Güneş enerjisi kullanan çadırların nefes kesen bir manzarası olduğunu da ekleyelim. Ayers Rock(Uluru) üzerinden gün doğumunun ve batımının eşsiz manzarası ise sizi büyüleyecek olan başka bir detay. Yıldızların altında bölgenin özel şaraplarıyla kendinizi şımartabilir ya da tatil köyünün doğa turlarında yer alabilirsiniz.