Yazın coşkulu enerjisinin, yerini sonbaharın sarı sıcak dinginliğine bıraktığı bugünlerde bazı şehirler her zamankinden daha güzel ve farklı. Eğer havalar daha da soğumadan yani Ekim ayı bitmeden bir kaçış fırsatı yaratabiliyorsanız, rotanızı sonbaharda bambaşka bir çehreye bürünen bu şehirlere çevirebilirsiniz:

Provence / Fransa
Uçsuz bucaksız lavanta tarlaları ile ünlü Provence, hiç şüphesiz Fransa’nın en popüler turist odaklarından biri. Yaz boyu dünyanın her yerinden gelen gezginlerle dolup taşan bu güzel bölge, Ağustos sonlarına doğru yavaş yavaş tenhalaşmaya başlıyor. Yani eğer çılgın kalabalıklar arasında gezmekten çok hoşlanmıyorsanız Ekim ayı, Provence ziyareti için harika bir seçim olacak demektir.

Ekim ayında Provence’da ne yapalım?

• Provence’ın şüphesiz en şirin köşelerinden biri olan Aix -en-Provence’a gitmeden olmaz! Ekim boyunca hava sıcaklığının ortalama 20 derece civarında seyrettiği bu güzel kasabada, bol bol yürüyüş yapabilir ve neredeyse her hafta gerçekleşen dans, sinema ve gastronomi etkinliklerine katılabilirsiniz.
• Ülkenin en kozmopolit kentlerinden biri olan Marsilya’ya gidin, fırın ve pastaneleri ile ünlü Panier bölgesine gidin ve buradan aldıklarınızla Notre Dame de la Garde’de bir gün batımı pikniği yapın! Çünkü sonbaharda Marsilya’da, sanki özel efektlerle elde edilmiş kadar kızıl / turuncu bir günbatımı yaşanıyor.
• Aix-en-Provence’a çok yakın bir mesafede bulunan Avignon, sonbaharın renkleriyle tablo gibi bir görünüme kavuşan nefis bir Ortaçağ kenti. Yürüyerek tamamını 3-4 saatte gezebileceğiniz kadar küçük olan bu kentte Musee Angladon, Pont St. Benezet ve Collection Lambert, mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.

Umbria / İtalya
İtalya’nın kuzeyi ile güneyini birleştiren bir bölge olan Umbria, deyim yerindeyse ülkenin tam ortası. Denize kıyısı olmayan fakat tarihi ve doğal güzellikleriyle Ekim ayında bambaşka güzellikte olan Umbria tam bir sonbahar destinasyonu.

Ekim ayında Umbria’da ne yapalım?

• Toskana’nın gölgesinde kalmış gibi görünse de, Umbria da en az Toskana kadar şarap ve zeytinyağları ile ünlü. Bölgenin Eylül ortasına kadar süren yemyeşil teması, bu tarihten sonra tıpkı kartpostallardaki gibi bir sonbahar temasına dönüşüyor. Bu yüzden rehberli şarap ve gastronomi turlarının en yoğun rağbet gördüğü aylardan biri de Ekim. Kendi turunuzu kendiniz organize etmek isterseniz yola, Orvieto kasabasından başlayabilirsiniz. Volkanik bir arazi olan bölgede hem etkileyici yer şekilleri, hem büyüleyici bir doğa hem de eşsiz Ortaçağ katedralleri göreceksiniz.
• Yemyeşil tepeler üzerine kurulmuş masalsı Ortaçağ kenti Citta delle Pieve’yi mutlaka ziyaret edin. Ayrıca bu kentin çok yakınlarında bulunan, gene bağlarla bezenmiş vadilerin üzerinde tırmanan tepelere tünemiş, surlarla çevrili Panicale ve Paciano isimli köyleri de es geçmeyin.

Lizbon / Portekiz
Ekim ayında yavaş yavaş serinleyen ülkemize inat, hava sıcaklığının hala 30 derecelere dayandığı enfes başkent Lizbon’da hem tarihe, hem sanata, hem eğlenceye; ve hatta şansınız varsa plaj keyfine bile doyabilirsiniz.

Ekim ayında Umbria’da ne yapalım?

• Her sene 10 – 12 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen ModaLisboa yani Lizbon Moda Haftası kapsamındaki etkinlikleri takip edebilirsiniz.
• Özellikle şehrin sahip olduğu pek çok tarihi / kültürel zenginliği bünyesinde barındıran Belem bölgesinde, hafif serin havada uzun yürüyüşler yaparak şehrin el değmemiş mimarisini ve neşeli atmosferini doya doya yaşayabilirsiniz. Tabii Lizbon’a kadar gitmişken, şehrin sembolü meşhur sarı tramvay Tram28’e binmeden olmaz!
• Biraz Fado dinlemek ya da son derece modern bar ve bistrolarda takılmak isterseniz şehrin eğlence merkezi Bairro Alto’ya uğrayın.

Montreal / Kanada
“French Canada” eyaletleri Quebec sınırlarında yer alan Montreal; modern ve geleneksel mimarinin iç içe geçmesiyle oluşmuş Avrupai sokakları, sonbaharda pastel renklerin hakimiyeti altına giren dev şehir parkları ve şehre yakın mesafede bulunan muhteşem köyleri ile havaların henüz çok soğumadığı Ekim ayında ziyaret etmek için ideal!

Ekim ayında Montreal’de ne yapalım?

• Şehir genelinde yaygın olan ve saatliği sadece 5 Dolar olan kiralık bisikletler yani “bixi”lerle Park du Mont-Royal’de turlayın. Normalde yemyeşil ve devasa bir park olan Park du Mont-Royal, Ekim ayı gelip çattığında, düşen sarı yaprakların romantizmiyle çok daha huzurlu karaktere bürünüyor. Burada ayrıca kürek, buz pateni ve tırmanış gibi farklı aktiviteler deneyebiliyorsunuz.
• Şehrin en hareketli caddeleri; Rue Sainte Catherine, Rue Sherbrooke, St.Laurent Boulevard, Rue St.Denis. ve görülmesi gereken pek çok yer de bu caddelerin etrafında toplanmış. Centre-Ville yani İngilizce adıyla Downtown bölgesi, özellikle müzelerin ve sanat galerilerinin yoğunlukta olduğu bir bölge. Bir gününüzü buraya ayırmak güzel bir tercih olabilir.
• Çoğunluğu 17 ve 18. Yüzyıldan kalma binalardan oluşan Le Viuex Montréal yani “Eski Şehir” bölgesi, dar sokaklarında kaybolup, butik restoranlarında muhteşem tatlar keşfetmek ve fotoğraf çekmek için ideal.

Boston / ABD
Kasım – Nisan arası dönemin epey sert ve karlı geçtiği Boston’u ziyaret etmek için en iyi zamanlardan biri de hiç şüphesiz Ekim ayı. Yürüyerek gezmeye son derece elverişli olan kentte bulunan Harvard ve MIT’nin genç ve üretken ruhu, sanki Boston’un her köşesinde hissediliyor.

Ekim ayında Boston’da ne yapalım?

• Boston deyince akla gelen ilk cazibe merkezlerinden The Freedom Trail, yaklaşık 4km’yi bulan uzunluğuyla Boston’ın en önemli tarihi güzelliklerini barındıran keyifli bir yol. Özellikle sonbaharın kendine özgü “sepya” renkli filtresiyle iyice dramatik bir hale gelen yol üzerinde bulunan binaların kendine özgü kiremit rengi, sonbaharın son ışıkları ile birleşerek filmlerden fırlamış gibi duran kareler veriyor. The Freedom Trail’de gerçekleştirilen rehberli turlara katılabileceğiniz gibi, keşif konusunda kendinize güveniyorsanız bu işi para ödemeden de çözebilirsiniz.
• Eğer Boston’da olduğunuz süre boyunca hava size kötü sürprizler yaparsa, bu zamanı uzun müze gezilerine ayırabilirsiniz. Boston’da, Güzel Sanatlar Müzesi (Museum of fine arts) , John F. Kennedy Müzesi (Kennedy, Boston’da doğmuş), Bilim Müzesi (Museum Of Science) başta olmak üzere birçok müze bulunuyor.
• Restoran, kafe ve keyifli butikleri ile ünlü ve genelde Bostonlu gençlerin takıldığı Back Bay bölgesine mutlaka uğramalısınız.