- Geometrik desenleri, ziggurat mağaraları, İtalyan çinisinden kubbeleri ve gizli kemerleri ile, Arap-Norman mimarisinin en önemli örneklerinden birini sunan Palermo Katedrali.
- 1130 yılında, parlak altın mozaikler, kakmalı mermer zeminler ve ahşap bir mukarnas tavan ile tasarlanan Palatina Şapeli.
- 15. yüzyıldan kalma etkileyici Palazzo Abatellis'in içinde yer alan Galleria Regionale della Sicilia Müzesi.
- Piazza Pretoria’da, hayvanların, deniz tanrılarının, çıplak kadın ve erkek heykellerinin yer aldığı, 16. yüzyıldan kalma Fontana Pretoria (Utanç Çeşmesi). Sicilyalılar, çıplak heykellerden dolayı bu ismi vermeyi uygun görmüşler.
- Tarihi 9. yüzyıla uzanan, şu anki görünümünü Norman makyajına borçlu olan Palazzo dei Normanni Sarayı.
- 20 yılı aşkın bir sürede tamamlanan; İtalya’nın en büyük, Avrupa’nın ise ikinci büyük opera binası olan, neo-klasik tarzlı Teatro Massimo.
- 17. ve 19. yüzyıllar arasında ölen 8000 Palermitan'ın gövdelerini ve iskeletlerini barındıran yeraltı mezarlığı Catacombe dei Cappuccini.
- 14. yüzyıldan kalma Palazzo Chiaramonte Steri'de yer alan, Palermo'nun engizisyon mirasını keşfeden Museo dell'Inquisizione.
- Bir cami olarak tasarlanan fakat 12. Yüzyıldan beri kilise olarak kullanılan La Martorana
- 18. yüzyıldan kalma, neo-klasik bir sarayın ev sahipliği yaptığı Museo Regionale d'Arte Moderna e Contemporanea della Sicilia.
- Palermo’nun en yaşlı ağaçlarının yuvası Giardino Garibaldi Bahçesi.
- Şehrin özgünlüğünü koruyan giriş kapılarından biri olan Porta Nuova.
- Kaya içerisine inşa edilmiş evleri ile ünlü güzel bir balıkçı kasabası olan Cefalu.
Benzer Yazılar
